
Bir anne düşünün…
Kendi sağlığı için belki geç kaldığını düşünen ama çocuğu için her şeyi en başından doğru yapma kararlılığıyla yola çıkan. Kanserle mücadele sürecinin ardından, oğlunu kimyasal içeriklerden koruma isteğiyle, piyasadaki ürünlerin yetersizliğini fark etti ve aradığı doğallığı bulamayınca, ihtiyacı olan ürünleri kendi elleriyle üretmeye karar verdi.
Başta bu işe amatörce yaklaşsa da, zamanla konunun derinliğini gördükçe yurtiçi ve yurtdışındaki tüm akredite eğitimlere katıldı. Ne kadar çok şey öğrendikçe, geçmişte hem kendisini hem de oğlunu hangi zararlı maddelere maruz bıraktığını fark ederek büyük bir içsel dönüşüm yaşadı. İşte markasının ismi de tam buradan geldi: “My Oh My!” Çünkü doğanın sunduğu maddelerin gücünü her keşfettiğinde, şaşkınlıkla bu sözler dökülüyordu ağzından. Şimdi yalnızca kendi çocuğu için değil, aynı hassasiyeti taşıyan diğer anneler için de doğal, güvenilir ürünler üretmeye devam ediyor. Onun tek bir dileği var: “Ben geç kaldım, ama siz kalmayın… Doğa, çocuklarınızın ihtiyaç duyduğu her şeye sahiptir.”